90’ların başında bize korku ve aksiyon dolu anlar yaşatan FPS oyunu Doom, bundan keyif alıyor olacak ki yeni jenerasyonlara da oyununu taşımaya devam etti. Geçmişe baktığımızda İlk iki oyunu anlatmamıza gerek bile yok. Doom 1 ve Doom 2’de iblisleri öldürdüğümüz  etkileyici cehennem ortamı Doom 3’te biraz bozulmuştu. Çünkü oyunun amacı hiçbir zaman derin bir hikaye sunmak değildi ve bizi içine çeken aksiyondan da uzak kalınca, seriyi sevenleri üzen bir oyun olarak akıllarda yer etti Doom 3. Hatta DooM serisi oyunlarda etkileyici hikaye sunmanın gerekliliğini tartışmamıza bile neden olmuştu.

 

Bütün bu tartışmalardan ve tecrübelerden sonra yapılan son Doom oyunu aksiyon severlerin gönlünü fazlasıyla aldı. Aslında oyunun senaryo kısmından büyük bir beklentimiz olmasa bile elle tutulur bir senaryo bile var. Başlangıçta bir tabutun içerisinde uyanıyoruz. Hem ana karakterimiz hem de biz neler olduğunu, oraya nasıl geldiğimizi bilmiyoruz. Bildiğimiz tek şey etrafımızda öldürülmeyi bekleyen bir sürü iblis var. Daha sonrasında da yavaş yavaş olayları çözmeye başlıyoruz. Senaryoyu çok da derinlemesine konuşmayalım çünkü ufak da olsa bir etkileyiciliği varsa, bu etkileyiciliği korumaya devam etsin.

 

Son teknolojinin oyunda kullanılmasıyla birlikte bize yüksek grafikler sunan oyunda, etrafa saçılan vücut parçalarını artık daha iyi görebiliyoruz. Bu da, oyunun akıcı ve etkileyici aksiyon atmosferine kendimizi daha çok kaptırmamızı sağlıyor. Tabi bu atmosfere kendimizi kaptırmamız için gerekli bir diğer önemli unsur da kullanılan müzikler. Başarılı tercihlerle oyun atmosferi çok iyi desteklenmiş müzik konusunda.

 

Gelelim yeni oyunun bize sunduğu ve en beğenilen özelliklerine. Eski oyunlara ufak göndermeler barındırması en hoş taraflarından bir tanesi. Ayrıca ilk iki oyundaki oynanışı bu oyunda da sürdürmüşler. Yeni eklenmiş arayüzü sayesinde silah geliştirmelerini ve daha birçok şeyi takip edebiliyor olmak keyif veriyor. Doom oyunlarında şarjör değiştirmek diye bir şey olmadığı için sürekli ateş ederek ilerliyoruz zaten. Materyal toplamak için veya canınızı dolması için beklemek diye bir şey yok. Yani var tabi ama yine de siz bilirsiniz. Canınızı doldurabilmek adına oyunda glory kill de var. Glory kill ile iblis öldürdüğünüzde canınızı doldurabiliyorsunuz. Bu da oyundaki hareketliliğin devamlı kalmasını sağlıyor. 

 

12 senelik bekleyişin ardından piyasaya çıkan oyun, başından sonuna kadar nefessiz şekilde oynayabileceğiniz bir içerik sunuyor. Rahatlıkla söyleyebiliriz ki, FPS severlerin mutlaka denemesi gereken bir oyun olmuş. Oyuna başlamadan önce üzerinize yağmurluk almayı unutmayın, çünkü kan yağacak!